7 Eylül 2016 Çarşamba

Buluşma. (Arabesk de vardır hayatın içinde..)

Şehir gözlerini kapatırken bakakaldım parmağındaki yüzüğe.
Kaç sene oldu görüşmeyeli, 10 sene mi, belki daha da fazla.
Sevgi bozulmuyormuş ayrılık geçse de üstünden onca seneyle.
Bugün gözlerine baktığımda anladım bunu.
“Merhaba” sözü ilk defa mesafe koydu ya aramıza.
Kendimi çok yabancı hissettim.
Gözlerine baktım dakikalarca.
Hayalle gerçek arasında ayrım yapamadım.
Sen fark etmeden bir cimcik attım  koluma,
Anladım gerçektin ve karşımdaydın.
Konuşmadın hiç.
Elini çantana götürdün, bir kalem çıkardın..
Bana uzattın..
“Senden kalan son hatırayı, sana vermek için buradayım” dedin.
Üniversite sınavına hazırlanırken bana hediye ettiğin, kaybettiğimi sandığım kalemdi o.
Almadım kalemi, ısrar etmedin.
Hoşçakal demek için uzandı ellerimiz birbirine.
Elim elindeydi..
O an dönüş olsaydı eskiye vazgeçerdim ömrümün kalanından.
İlk aşkım, seni halâ sevdiğimi bile söyleyemedim..
Sözlerim sansürlü kaldı, bakışlarım günahkâr.
Parmağındaki yüzük bizi Bey ve Hanım yapan ünlem oldu.
Uzaklaşırken ayaklarım, dönüp bakamadım.
Belki bir gün o kalemi tekrardan bana vermek istersin umuduyla, geldiğim gibi gittim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder